ZEISS progresif gözlük camlarını yeniden tanımlıyor!

ZEISS gözlük camı tasarımları, modern dünyanın gözlerimiz üzerinde değişen taleplerini yerine getirmek için sürekli olarak optimize edilmektedir. ZEISS hiçbir şeyi şansa bırakmıyor. Optik alanında uzun yıllara dayanan deneyim, gözlük kullanıcılarından alınan geri bildirimlerden oluşan devasa bir veritabanı ve üretim içi özel teknolojiler, prosesler ve yazılım araçları günümüzün ihtiyaçlarına özel ayarlanmış ürünler ortaya çıkarmamızı sağlıyor. ZEISS, sadece teknik olarak gelişmiş ürünlerin ve tamamen test edilmiş teknolojilerin piyasaya sunulmasına izin verdiğini garanti eder. ZEISS şimdi de tüm progresif ürün portföyünü dört performans kategorisine ayırarak yeniden tanımlıyor. DAHA İYİ GÖRME sizin için ZEISS Progresif Gözlük Camları Ürün Müdürü Laura Rocha'ya yeni progresif gözlük camlarını bu kadar özel yapan şeyin ne olduğunu sordu.

DAHA İYİ GÖRME: Tümüyle yeni ZEISS Progresif Portföyünün hazırlanması uzun süredir devam etmekteydi. Her şeyden önce tüm ZEISS progresif gözlük camlarını yeniden tasarlamaya neden gerek duyuldu?

Laura Rocha: Etrafımıza bakıp bir anlığına düşündüğümüzde, son yıllarda hayatımızın ne kadar değiştiğini fark edebiliriz. Algıladığımız görüntünün keskinliği ve günlük hayattaki artan dijitalleşme buna verilebilecek iki büyük örnektir. Bugün, neredeyse tümüyle dijital cihazlara bağlı yaşıyoruz. Masaüstü bilgisayar, dizüstü bilgisayar, tablet veya akıllı telefon kullandığımızda, iş ortaklarımızla, arkadaşlarımız veya ailemizle sürekli olarak mobil bir iletişim halinde oluruz. Modern teknolojiler bizi eğlendirip günlük hayatımızı kolaylaştırsa da, bunların gözlerimiz üzerinde fazladan yorgunluğa ve diğer belirtilere sebep olduğunu bilmek önemlidir. Gözlerimizi sürekli olarak yakından uzağa ve uzaktan yakına hareket ettirdiğimizde, gözlerimiz çok çaba sarf etmek zorunda kalır. Gözlerimiz, maalesef dijital dünya ile aynı hızda hareket edemez ve bir tablet gibi güncellenemez! İnovasyon ve teknoloji konularında öncü bir şirket olan ZEISS, bu 'yeni' dünyada gözlük takan kişilerin ihtiyaçlarını daha iyi karşılamak ve kendilerine konforlu ve stressiz bir görme sunmak için yeni Progresif Portföyünü kullanıma sunmuştur.

DAHA İYİ GÖRME: Diğer markalarla karşılaştırıldığında ZEISS progresif gözlük camlarını bu kadar özel yapan şey nedir? Farklılıkları nelerdir?

Laura Rocha: Buradaki kilit sözcük farklılaştırma. Önceki ZEISS gözlük camlarıyla ve diğer üreticilerin progresif gözlük camları ile karşılaştırıldığında, yeni ZEISS Progresif Ürün Portföyünün tasarımı sadece tüm mesafelerde sorunsuz ve doğal görmeyi dikkate almakla kalmaz. Artık, odağımızı yakın mesafede de keskinleştirdik. Bununla, günlük çalışmamız, akıllı telefonlar ve tabletler için ihtiyaç duyduğumuz kısa görme mesafeleri ve standart okuma mesafesi dikkate alınır. Bu tasarım, yakın ile uzak ve tekrar uzak ile yakın arasındaki dinamik göz hareketini sağlayacak şekilde optimize edilir. Herhangi bir yorgunluk veya baş dönmesi olmadan serbestçe hareket edebilirsiniz. Bu ise, eşsiz bir inovasyon ile garanti altına alınır Digital Inside^® Teknolojisi.

Ve: Precision Technology sayesinde tüm gözlük numaralarında çekici bir görünüm ile mükemmel optik özellikler arasında olağanüstü bir denge sağlanır. Diğer kişilerin bizi nasıl gördüğüne, kendimizi nasıl gördüğümüze ve ne kadar iyi gördüğümüze dikkat ederiz!

En küçük ayrıntıdan, karmaşık teknolojilere kadar pek çok faktör ZEISS progresif gözlük camlarının eşsiz olmasını sağlar. Sadece daha önce bahsedilen faydaları sağlamakla kalmaz, bunun yanında gözlük camları tüm çerçevelere uyar. Hepimizin de bildiği üzere, moda trendleri baş döndürücü bir hızla değişiyor. Progresif gözlük camlarının kendine has özelliği, gözlük kullanan kişinin tüm görme mesafelerinde konforlu bir görmenin keyfini çıkarmasıdır. Fakat, ilgili kişi yeni bir çerçeve satın aldığında bu durum değişebilir. Şu ana kadar, gözlükçüler, gözlük kullanan kişinin görme kalitesine ve konforuna en az düzeyde zarar vermek için, 'eski' alıştıkları progresif gözlük camları ile yeni çerçeveye sahip yeni gözlük camları arasında bir denge yakalamanın zorluğu ile yüz yüze kalmışlardır.
Bizim tarafımızdan geliştirilen ve dünya çapındaki inovasyon olarak kabul edilebilecek Adaptation Control Teknolojisi gözlükçülerin yeni yakın bölgeyi konumlandırırken gözlük takan kişinin eski görme alışkanlıklarını ve yeni gözlük reçetesini dikkate almalarını sağlar. Böylece, gözlük takan kişi daha yüksek bir numaraya ihtiyaç duyduğunda yakın görme bozukluğu önlenmiş olur. Elde edilen sonuç hızlı ve kolay adaptasyon!
Bunun ötesinde, FrameFit®+ Teknolojisi şu anda moda olan pilot gözlükleri gibi sıradışı çerçeve modellerinde progresif gözlük camlarının görme alanlarını daha kolay bir şekilde yapılandırmasını sağlıyor. Modaya uygun çerçeve modelleri ve progresif gözlük camları uzlaştırılamaz mı? Artık böyle değil!

DAHA İYİ GÖRME: Progresif gözlük camı kullananların ihtiyaçları nasıl değişti?

Laura Rocha: Gözlük camlarımızdan artık çok daha fazlasını bekliyoruz. Sadece birkaç yıl önce, günlük hayatımızda şu anda yüz yüze kaldığımız zorlukların bazılarını hayal bile edemezdik.
Akıllı telefonlar ve tabletler gibi cihazların gerektirdiği kısa mesafelerle (yaklaşık 35 cm) uyum sağlayabilmek için yakın bölge üzerinde çalışıyoruz. Bu da, gözlerimiz için daha fazla çaba anlamına gelmektedir.
Her zaman için ve gözlerimizi sürekli olarak belli bir mesafeden farklı bir mesafeye taşıdığımızda net bir görüşe sahip olmak isteriz. Bu durum da göz yorgunluğuna sebep olmaktadır.
Dinamik olmak isteriz ve progresif gözlük camlarımızın bunun önünde engel olmasını istemeyiz.
Hangi gözlük numarasına ihtiyaç duyarsak duyalım iyi görünmek ve iyi görmek isteriz.
Kişiye özel hâle getirme ve gözlük takan kişinin yaşam biçimine adaptasyon çok daha önemli hale geliyor. Her birimiz farklıyız ve her birimizin kişisel ihtiyaçları farklıdır.

DAHA İYİ GÖRME: Progresif gözlük camlarında modanın rolü nedir?

Laura Rocha: Estetik faktörü sadece çerçeveyi seçerken değil, gözlük camının geliştirilmesi aşamasında da çok önemlidir. ZEISS olarak, çerçeve, gözlük camı ve gözlük kullanan kişinin görme kalitesi arasında mükemmel bir uyumu arıyoruz. İşte bu yüzden Precision Technology çok önemlidir ve tümüyle yeni progresif gözlük camlarında standart bir özellik olmasının sebebi budur. Bu teknoloji, tüm gözlük camı numaralarında gözlük camının estetik özellikleri ve gözlük kullanan kişinin görme kalitesi arasında mükemmel bir denge sağlar.
Bu aralar, günlük hayatımızda epey özgür hareket ediyoruz. Peki neden yaşam biçimimizden veya görünümümüzden ödün verelim?

DAHA İYİ GÖRME: Pek çok kişi maalesef ilk progresif gözlük camları satın almaktan çekiniyor. Bu camlara uyum sağlayamayacaklarını düşünüyorlar. Bu kişilere ne gibi önerileriniz olur?

Laura Rocha: Yeni progresif gözlük camları ile artık bu tarih oldu. Gözlük camlarının geliştirilmesi ve üretiminde kullanılan teknolojilerde çok ciddi ilerlemeler kaydedildi. Gözlükçüler artık müşterilerine "Bu gözlüklere alışmak için biraz zaman geçmesi gerekebilir" demek zorunda değil. Psikolojik parametreler ve görme alışkanlıkları modern gözlük camlarının geliştirilmesinde önemli bir rol sahibidir. Bu da uyum sağlamayı daha kolay ve hızlı hale getirir.
Basit bir örnek vermek gerekirse: İlk defa, hem analog hem de dijital kullanım için uygun ve gözlük takan kişiye yakın mesafede konforlu bir görmenin yanında tablet, akıllı telefon, masaüstü bilgisayar vb. cihazları kullanırken ideal boyun ve sırt duruşu sağlayan çift yakın görme alanı kullanıma sunulmuştur.

DAHA İYİ GÖRME: Şimdi de isterseniz IndividualFit® Teknolojisi ve Luminance Design® Teknolojisine gelelim. Bu iki teknolojinin arkasında yatan sır nedir ve neden daha yüksek düzeyde kişiselleştirme sağlarlar? Bu teknolojiler hangi kullanıcıları hedeflemektedir?  

Laura Rocha: Buradaki sır kendimizde bulunabilir. Bu biraz mistik kaçabilir, fakat gerçek olmasında hiçbir şey değişmez. Buradaki gerçek, her iki teknolojinin kendi kişisel "gerçekliğimize" dayanmasıdır. Luminance Design® Teknolojisi gözlük takan kişinin mevcut göz bebeği çapını (ki bu kişiden kişiye değişir) dikkate alırken, IndividualFit® Teknolojisi ise gözlük takan kişinin görme profilini ve ana çalışma alanını dikkate alır.

Tasarım işlemi göz bebeği çapını veya retinaya düşen ışığı içerir. Bunun için tek bir ışın kullanılırsa, çok küçük veya sıfıra yakın bir çap ortaya çıkar. İsterseniz burada bir kademe ileriye gidelim. Luminance Design® Teknolojisi 3,3 mm'lik ana göz bebeği çapını kullanır, farklı bir şekilde ifade etmek gerekirse retinaya düşen ışık çapı 3,3 mm'dir. Bu da gerçekliğe epey yakındır, öyle değil mi? Bu çapı ölçebilmek için, gözlük kullanan kişinin yaşında sahip olunabilecek göz bebeği çapını ve kişinin çalışırken maruz kaldığı ışık durumunu kullanırız. Böylece, progresif gözlük camlarının (optik sebeplerle tanımlanamayan) bulanık bölgelerinden berrak görme alanlarına sorunsuz bir geçiş sağlanır. Bu durum, gözlük kullanan kişiler gözlerini camın bir kenarından diğer tarafına doğru hareket ettirdiklerinde veya gezdiklerinde 'yüzme hissi' sonucunu doğurur. Aynı derecede önemli son bir husus: Gözlük kullanan kişinin görme performansı az ışıkta ve göz bebeklerinin genişlediği iç mekânda artar.

DAHA İYİ GÖRME: Progresif gözlük camlarının üretim aşamasında yapılanlar inanılmaz. Peki progresif gözlük camlarının üretimi için gözlük kullanan kişinin ana çalışma alanı neden bu kadar önemli?

Laura Rocha: Hepimizin farklı görme ihtiyaçları var. Özellikle çalışırken ve hobilerimizle uğraşırken. İşte IndividualFit® Teknolojisinin sırrı burada devreye giriyor. Gözlük kullanan kişinin görme alışkanlıkları ile uyumlu olarak görme bölgelerinin kişiselleştirilmesini sağlar. Bir örnek vermek gerekirse: Tek yumurta ikizlerinin DNA'ları dahil her şeyi aynıdır! Peki bu kişilerden biri polis olarak diğeri de yazar olarak görev yaptığında tamamen aynı progresif gözlük camlarına ihtiyaç duyacakları sonucu mu çıkar? Yanıt evettir! ZEISS ile bu mümkün olur. Biraz farklı numaraların dışında, ZEISS'e ait Individual 2 lenslerinin görme alanları, mesleğe göre farklı görme ihtiyaçlarına uygun olarak optimize edilebilir. Yazar olan bir kişinin yakın bölgesi %30 oranında artarken, polis olan bir kişinin (veya progresif geçişi) bölgesi %28'e kadar artar. Böylece, her ikisi de günlük çalışmalar için optimum progresif cam tasarımına sahip olurlar.

DAHA İYİ GÖRME: Size göre en ilginç yeni progresif gözlük camı teknolojisi hangisidir?

Laura Rocha: Bu soruyu sorduğunuz için size çok teşekkür ederim! ZEISS'in yeni Progresif Ürün Portföyü tüm gözlük kullananların ihtiyacını karşılıyor. Hepimiz özeliz ve her birimizin kendine has ihtiyaçları var. Bu nedenle, belli bir teknolojiyi öne çıkarmak istemem. Bununla birlikte, vurgulamak istediğim husus, ZEISS progresif gözlük camlarının ne kadar becerikli ve buna rağmen ne kadar basit olduğudur. Bu gözlük camları gerçek kişilerle test edilmiştir, özellikleri anlaşılabilir ve gözlükçünün işini kolaylaştırır ve gözlük kullanıcılarının tüm beklentilerini aşar.

DAHA İYİ GÖRME: İsterseniz on yıl sonrasına bakalım… Progresif gözlük camları gelişmeye devam edecek mi veya ürün kapasitesi nedeniyle geldiğimiz nokta bir son mu?  

Laura Rocha: Son mu? Kesinlikle hayır! Geldiğimiz nokta gözlük camları alanında gerçekleşecek devrim niteliğindeki yeniliklerin başlangıcıdır. Önümüzdeki günlerde sunacağımız yenilikler hakkında size bilgi veremiyorum malumunuz olduğu üzere. En nihayetinde, insanları şaşırtmak güzeldir. Ve sizi temin ederim ki ZEISS herkesi şaşırtacaktır.
İştahınızı kabartmamı ister misiniz?

DAHA İYİ GÖRME: Kesinlikle!

Laura Rocha: Söylemek istediğim bir şey daha var:
Röportaj sırasında, ZEISS'in yeni progresif cam teknolojilerinin arkasındaki sırrı sormuştunuz. ZEISS geliştirme ekibiyle kurduğumuz mükemmel global işbirliği sayesinde, yeni Progresif Ürün Portföyünü kopyalamak gerçekten de çok zor olacaktır. Bu ise, fikirleri ve deneyimleri ile gelişimi zenginleştiren farklı ülkelerde yaşayan çalışanlarımızın tümünün bağlılığı ve performansı olmaksızın kesinlikle mümkün olmazdı. Bu, tek bir departmanın fikri değildir; bunun yerine, şirkette bir ekip olarak çalışan pek çok kişinin ortaya çıkardığı bir sonuçtur. İsterseniz size birkaçından bahsedeyim: David Sinnott bu projenin inanılmaz potansiyeli hakkında dikkatimizi çekti ve Inside Digital Teknolojisinin gelişimini ateşleyen görüş Claude Labeeuw'a (ABD) aitti. Pazarlama departmanı, simgeler yardımıyla portföyün açık ve anlaşılır hâle getirilmesinde başarılı oldu. Gereksinimler ve Fransız ve İspanyol meslektaşlarımızın geri bildirimleri, gözlükçüler için progresif gözlük camı uygulamasının geliştirilmesine ön ayak olmuştur. Ve, elbette ki teknik gelişim alanında bilim insanlarının ve mühendislerin üstün çabalarını anmadan geçemeyeceğim. Ve buradan Manuela Weinreich'e de teşekkür etmek istiyorum. Kendisi Ürün Müdürü olarak projenin tüm parçalarını anlamlı bir bütün haline getirmiş ve işlerin rayında olmasını sağlamıştır. Tüm bunlar Christoph Winter, Anke Hensler ve benim projeyi her ülkede başarılı bir şekilde uygulamamızı sağlamıştır.